LIFO Nedir?

Bir muhasebe yöntemi olan LIFO (Last In, First Out) Türkçe’de “Son Giren, İlk Çıkar” anlamına gelir. LIFO; satış sürecinin en son eklenen stoktan başlanarak gerçekleştirilmesi anlamına gelmektedir. Bu yönteme göre, satıştaki ürünlerin maliyeti, en sonra alınan stoklardan hesaplanır. Örneğin, satış sürecinde en son alınan ve genellikle en yüksek maliyetli ürünler öncelikli olarak dikkate alınır ve kar düşük gösterilerek vergilendirme avantajı elde edilebilir.

LIFO Nasıl Hesaplanır?

LIFO hesaplama işleminde önce en son stoğa giren ürünün maliyeti belirlenir. Daha sonra bu tutar, satılan envanterin miktarıyla çarpılır. Örnek bir senaryo üzerinden açıklamak gerekirse;

  • 1 Nisan: 200 adet ürün x 10 TL = 2.000 TL
  • 15 Nisan: 250 adet ürün x 15 TL = 3.750 TL
  • 30 Nisan: 300 adet ürün x 20 TL = 6.000 TL

Toplam stok: 750 adet
Toplam maliyet: 11.750 TL

İşletmenin Mayıs ayında 450 adet ürün sattığını varsayalım. LIFO’ya göre, satılan ilk 300 adet ürün, en son alınan 300 adet üründen başlar. Kalan 150 adet ürün bir önceki stoktan alınır.

  • 30 Nisan stokundan 300 x 20 TL = 6000 TL
  • 15 Nisan stokundan 150 x 15 TL = 2.250 TL

Toplam satılan malın maliyeti (COGS) = 6.000 + 2.250 = 8.250 TL

Satıştan sonra stokta kalan ürünler ise şöyledir:

  • 15 Nisan’dan kalan 100 adet stok (250-150)
  • 1 Nisan stoğu: 200 adet

Buna göre kalan stok değeri:

  • 100 x 15 = 1.500 TL
  • 200 x 10 = 2.000 TL

Toplam kalan stok = 3.500 TL

LIFO Sonuçları:

  • Satılan Malın Maliyeti (COGS): 8.250
  • Kalan Stok Değeri: 3.500 TL

Bu hesaplama sayesinde işletme daha yüksek maliyet göstererek karını azaltmış olur. Böylece ödeyeceği vergi tutarı da azalır.

LIFO Yöntemi Nasıl Kullanılır?

LIFO yöntemini kullanmak için stok yönetim süreçleri bu yönteme uygun hale getirilmelidir. Stok kullanımında stoğa en son giren ürünün hemen kullanılması gerekir. Yani en sonra gelen ürün önce satılmalıdır. LIFO’ya göre stokta bir süredir bulunan ve eskiye ürünler en son kullanılmalıdır.

Stok kontrol yöntemlerine dair önemli detaylara bu yazımızdan ulaşabilirsiniz.

LIFO’nun İşletmelere Sağladığı Avantajlar Nelerdir?

LIFO (Last In, First Out), işletmelerin stok maliyetlerini yönetmek ve finansal performanslarını optimize etmek için tercih ettikleri bir yöntemdir. Bu yöntemi kullanan işletmeler birçok avantaj da elde edebilmektedir:

  • Vergilendirme
    LIFO’nun sağladığı en önemli avantajlardan biri vergilendirmedir. Bu yöntem ile en son alınan ve daha yüksek maliyetli stokların ilk satılmasıyla ürün maliyet artar ve brüt kar düşer. Böylece işletmenin vergilendirilebilir geliri azalır ve daha az vergi borcu öder.
  • Envanter Yönetimi
    Envanterde eski ve düşük maliyetli ürünleri sona bırakarak stokları daha uzun süre saklanır. Böylece bu ürünlerin değer kaybı riskini minimize etmeye yardımcı olabilir.
  • Nakit Akışına Etkisi
    LIFO vergi yükünü hafiflettiği için işletmenin daha fazla nakiti elinde bulundurmasına imkan sağlar. İşletmeler bu nakit varlığını operasyonel ve stratejik harcamalara ayırabilir, kısa vadede finansal esneklik kazanabilir.
  • Raporlama ve Denetim Süreçleri Yönetimi
    LIFO; muhasebe ve finansal raporlama süreçlerinde daha yüksek maliyetler ve daha düşük kar gösterebildiği için vergi yükünü ve denetim süreçlerini yönetme sürecini kolaylaştırmada etkili bir araçtır.
  • Finansal Performans Takibi
    Maliyetlerin artış eğilimi olan sektörlerde LIFO yöntemiyle finansal performans daha net bir şekilde görülebilir. Artan maliyetler anında finansal tablolara yansıtıldığı için işletme, artan maliyetlerin karlılık üzerindeki etkisini daha hızlı görebilir.
  • Risk Yönetimi Optimizasyonu
    LIFO yönteminin kullanan işletmeler, stok maliyetleri sürekli güncel tutulduğu için maliyetlerdeki dalgalanmalara karşı daha duyarlı hale gelerek risk yönetimini daha iyi yapabilir. Maliyet artışlarının getirebileceği finansal sonuçları ve riskleri daha net görebilir ve bunlara karşı daha erken önlem alabilir.
  • Şirket Karlılığı
    Düşük vergi ödemesi ve artan nakit akışı ile uzun vadede işletmenin karlılığını artırabilir. Özellikle maliyetleri sürekli artan sektörlerde daha büyük avantaj haline gelebilir.

işletmeler için LIFO (Last In, First Out) yönteminin hesabı ve faydalarını temsil eden fotoğraf

LIFO ile Oluşabilecek Riskler Nelerdir?

LIFO’nun sağladığı avantajlardan bahsettik ancak bu yöntem beraberinde bazı riskleri de getirme potansiyeline sahiptir.

  • Stokların değerini eski ve düşük maliyetli ürünlere dayandırdığı için stoktaki ürünlerin gerçek piyasa değerini yansıtmayabilir. Finansal tablolarda yanıltıcı sonuçları çıkmasına neden olabilir.
  • ABD’de, Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri (GAAP) kapsamında kullanılırken, Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (IFRS) tarafından kabul edilmez. Bu da uluslararası faaliyet gösteren işletmelerin çift muhasebe kaydı ve raporlama sistemi kullanma zorunluluğu doğurur.
  • Düşük vergi ödemek için işletmenin karlılık performansın düşük göstermesinden dolayı yatırımcılar veya hissedarlar nezdinde olumsuz bir izlenim bırakabilir.
  • LIFO enflasyonun yükseldiği dönemlerde avantaj sağlarken, maliyetlerin düşmeye başladığı deflasyonist dönemde işletmelere dezavantaj sağlar. Düşük maliyetlerle birlikte kar artar bu da daha yüksek vergi borçlarına neden olabilir.

LIFO Yöntemi Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına (IFRS) Uygun Mudur?

Hayır, LIFO yöntemi Uluslararası Finansal Raporlama Standartları’na (IFRS) uygun bir yöntem değildir. IRFS işletmelerinde LIFO yöntemi kullanmasına izin vermez bunun yerine FIFO (First In, First Out) yani “İlk giren, İlk Çıkar” yöntemini kullanmalarını önerir.

e-ticaret entegrasyonu banner görseli

LIFO Yöntemi ve Muhasebe Standartları Arasındaki Uyumluluk Sorunları Nelerdir?

LIFO işletmeler için vergi avantajları sağlasa da muhasebe standartlarıyla uyumsuzluk sorunları yaratır. Örneğin, IRFS piyasa değerine daha yakın bir değerlendirme yapılmasını ve işletmelerin daha tutarları ve şeffaf raporlamalar yapmasını ister. LIFO eski maliyetlerle değerlenmeye yol açtığı ve envanterin gerçek değerini yansıtmadığı için; ilkelere ters düşmesinden ve uluslararası işletmelerin finansal tablolarını karşılaştırılabilir kılamadığından dolayı sorun yaratır. Ancak LIFO, Amerikan Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri (GAAP) çerçevesinde geçerli bir yöntemdir.

LIFO ve FIFO Arasındaki Farklar Nelerdir?

LIFO ve FIFO stokların değerlemesinde kullanılan iki farklı muhasebe yöntemidir. FIFO’da envantere ilk giren ürünler önce satılır ve en son alınan ürünler depoda kalır. Yani stokların değerlemesinde en eski maliyetler kullanılır. Örneğin, 300 adet ürün alıp 100’ü satıldığında ilk alınan 100 adet ürün satılmış olur. LIFO ise tam tersidir. Envantere en son giren ürünler ilk satılır.

FIFO’da daha düşük maliyetli eski stoklar satıldığı için kar daha yüksek görünür ve vergi yükü daha fazladır. LIFO’da ise yüksek maliyetli yeni stokların satılmasına yol açtığı için kar daha düşük görünür ve vergi yükü de daha düşük olur. FIFO yönteminde, eski stokların satılması teşvik edildiği için ürünlerin bozulmasını ya da eskimesini engeller. Böylece envanter güncel tutulur. LIFO’da ise tam tersi eski ürünler en sona bırakıldığı için envanterde sürekli duran stoklar oluşabilir.

FIFO, özellikle gıda, ilaç ve perakende sektörlerinde yaygın olarak kullanılır. LIFO ise genel olarak büyük endüstriyel şirketlerde ya da sürekli maliyetlerin arttığı enflasyonist ortamlarda tercih edilir.

LIFO Yöntemi Hangi Sektörlerde Kullanılır?

LIFO genellikle yüksek enflasyonla karşı karşıya kalan sektörlerde yaygın olarak kullanılır. Bununla birlikte, IFRS ile uyumsuz olduğu için uluslararası faaliyet gösteren işletmeler LIFO kullanamaz. Genellikle üretim, enerji, toptan satış, depolama ve lojistik sektörleri gibi alanlarda tercih edilir.